''Deri koltuğun rengi, bir miktar yorgunluk taşıyor, perdeler, pencereden süzülen ışığı belli bir açıyla kırıyordu. Her bir nesne, sanki kendi ağırlığıyla, bir zamanlar hayalini kurdukları bir yaşam biçiminin sessiz tanığıydı. Bu düzen, bir isteğin, bir arayışın, ama aynı zamanda ulaşılamaz olanın bir izdüşümüydü. Duvarlar, sanki birazdan dökülecekmiş gibi, geçmişin ve geleceğin belirsizliğini yansıtıyordu. Buradaki her şey, bir beklentinin, bir tatminsizliğin ve daima daha fazlasını arzulamakla tüketmek arasında salınan bir varoluşun aynasıydı.''
Şeyler
Birbirinin aynısı olan apartman dairelerini farklı kılan insanların zihinleri mi yoksa adına eşya dediğimiz şeyler midir?
Yorumlar
Yorum Gönder